İlham Röportajları : Mine Yücesoy Dirancı

Mine Yücesoy Dirancı kimdir? Sizlere ilham verecek harika bir röportaj getirdik. Keyifli okumalar!

BinYaprak patikalarımızdan İnsan Kaynakları'na çok büyük emek veren Mine hanımı yakından tanımanız ve yaptıklarından ilham kazanmanız için sizlere bir röportaj hazırladık. Ayrıca röportajdan önce Mine hanımı daha iyi tanımanız için biyografisini de okumanızı tavsiye ederiz. İyi okumalar.

• Biyografinizden bize kısaca bahseder misiniz?

Mine teknoloji, banka ve danışmanlık sektörlerinde yönetim ve insan kaynakları alanında yönetim ekiplerinde 20 yılı aşkın süre ile çalışmıştır. İstanbul ve Viyana'da liderlik gelişimi, eğitim ve gelişim, süreçlerinin gelişimi, kurum markalaşması alanlarında deneyim kazanmıştır. Çevik yönetim, insan kaynakları ve yönetim alanlarında kurumlara uzmanlık ve danışmanlık hizmetleri sunmuştur. Mine, birlikte çalıştığı danışmanların projelerine netlik ve odak getirir. Şirketlere ve bireylere yetenek analizi ve gelişim planları, insan kaynakları sistemlerinin kurulması, amaç, vizyon ve değer belirleme çalışmaları ile destek olur. Tüm çalışmarında analiz, tasarım ve uygulama aşamasında çevik prensipleri ve kullanıcı deneyim tasarım yöntemlerini kullanır ve bilgiyi ekiplere transfer eder. 

1) Hangi kurumda ve görevdesiniz?

Rem People CHRO. 

2) Hangi üniversitede hangi bölümde okudunuz?

İstanbul Üniversitesi Maliye bölümünden mezun oldum. Bahçeşehir Üniversitesi Pazarlama İletişimi alanında yüksek lisans yaptım. 

3) Sizi yönlendiren anlar ve kişiler kimlerdi? Mesleğinizi nasıl seçtiniz, karar anlarınız neler oldular? Tecrübelerinizi ve olduysa bir görevden diğerine geçiş kararınızı nasıl verdiğinizi paylaşabilir misiniz?

Beni meslek seçiminde yönlendiren en önemli an, okulda AIESEC masasını gördüğüm andır. Üniversite 1. sınıftaydım ve okulda geçirdiğim zamandan tatmin olmuyordum. AIESEC masasında yurt dışında staj fırsatlarını paylaşıyorlardı. İlk yaz için hemen kafama koymuştum, yurt dışında staj yapacaktım. Sonra AIESEC'in ofisine gittiğimde ve benim yaşımda birçok kişinin koşturarak çalıştığını görünce, ben de ekibe katıldım. Öyle ekipler vardır ya, içinde olmayı çok isterseniz, AIESEC öyle bir ekipti. Gönüllü olarak artık her gün derslerden çıkıp AIESEC ofisine gidiyor ve orada ne destek gerekiyorsa elimden geldiğince yapmaya çalışıyordum. Bu serüven 4 sene sürdü ve bu süreçte kendimi, isteklerimi, hangi işleri sevip sevmediğimi keşfettim. İnsan kaynakları yolculuğum AIESEC'te başladı.

22 senedir İnsan Kaynakları işinin içindeyim. Hayatım boyunca, ne zaman zihnime "Oldun sen Mine, bravo, alkış! " düşüncesi düştüyse, konumumu hemen değiştirdim. Güvenli bir pozisyonda yöneticiyken, departmanda yeni kurulan bir bölümü sıfırdan kurmaya aday oldum. Tam bölümü kurup, başarı elde etmeye başladık, expat olarak ülke değiştirdim. Tam alıştım artık dedim, terfi ederek Türkiye'ye geri döndüm. Tam pozisyonu doldurdum dedim, kurumsal hayattan ayrılıp, kendi işimi kurdum. Benim hikayemde hep "oldum"lardan "doğdum"lara doğru bir gidiş oldu. Bu gidişin beni büyüttüğüne, eğittiğine ve geliştirdiğine inanıyorum.

4 sene danışmanlık sektöründe çalışarak, danışmanlık işinin her parçasını öğrenme ve hayata geçirme şansım oldu. Farklı birçok sektör, şirket ve yönetici ile çalışma şansı çok kıymetli bir deneyim. Türkiye'nin yanı sıra; Kazakistan, Azerbaycan, Ukrayna'da da yönetim ve insan kaynaklarını geliştirmek üzere birçok projede yer aldım. 

4) Aileniz kariyer yolculuğunda sizi nasıl yönlendirdi, destek oldu mu?

Aile desteğini gerçekten çok önemli buluyorum ve bu konuda kendimi şanslı hissediyorum. Kuru kuru destek değil de gerçekten sorgulayıcı bir destek gördüm diyebilirim. Okulda geçirdiğim zaman azalıp, odağımı AIESEC'teki görevlere vermeye başladığımda ailem bu durumu çok sorguladı. Çünkü onlar için üniversiteden mezun olmam en değerli şeydi. Başlarda çok eleştirdiler. Birçok zaman farklı kararlarda olduk. Çatışmalar yaşadık. Bu çatışmalar bana kendimi ifade etmeyi, önceliklerimi iyi belirlemeyi ve sorgulayıcı olmayı öğretti. Benim için neyin neden önemli olduğunu anlatmayı öğrendim. Örneğin, AIESEC'i hayatımda önceliğe almaya karar verdiğimde babama 4 senede okulu bitirip iş hayatına gireceğime söz vermem gerekti. Sözümü tuttum, okulumu bitiremedim ama 4 sene sonra ilk işime başlamıştım.

Ondan sonraki tüm kariyer kararlarımda, kararları alırken çok rahattım. Mutlaka onlarla konuştum, farklı perspektifleri aldım, deneyimlerinden yararlandım. Ancak son kararı her zaman kendim verdim. Sonuçlarına da kendim katlandım. 

5) İş hayatınızda rol modeliniz olan kadın ve erkek liderler kimler?

AIESEC'te karşılaştığım çok kişi benim için örnek oldu. Tüm yöneticilerimden çok şey öğrendim. Danışmanlık yaparken yöneticimden tasarımı, sunumu ve yaratıcılığı öğrendim. Turkcell'de çalışırken Azeri yöneticimden bir kadın olarak iş dünyasında yaşadığı ve yönettiği durumları tecrübe ettim. Bankada çalışırken yöneticimden iletişimi ve gönül bağı kurmanın önemini öğrendim. 

6) Kendinizi güncel tutmak için kullandığınız kaynaklar var mı? Bizimle paylaşır mısınız?

Kendimi güncel tutmak için sürekli okuyorum. Harvard Business Review'i, Marketing Türkiye'yi takip ediyorum. Simon Sinek'ten çok ilham alıyorum. İK alanında David Ulrich'i izliyorum. 

7) İnsan kaynakları alanında kariyer yapmak isteyen insanlara 3 tavsiyeniz ne olurdu?

İnsan kaynakları alanında çalışmak için 'insanları sevmeniz' yetmiyor, ama çok önemli. Meraklı, samimi ve kapsayıcı olabilmeniz gerekli. Dolayısıyla ilk tavsiyem kişiliğinizin bu işe uygun olup olmadığını bilmelisiniz.

İkinci tavsiyem, bu iş iletişim işi. Sadece birebir değil, topluluğa verdiğiniz mesajları iyi kurgulayabilmeli ve iyi anlatabilmelisiniz. Bunun için mutlaka iletişim alanında kişisel gelişim önemli.

Üçüncü tavsiyem, iş dünyasını yani çalıştığınız şirketi anlamak, içinde bulunduğu sektörü öğrenmek, neyi niçin yaptığınızı anlamak önemli. Bunun için zaman ayırmalısınız. 

8) Pandemi sürecinde işinizde ve insan yönetim süreçlerinizde ne gibi değişiklikler ve güncellemeler oldu?

Pandemi döneminde en önemli değişiklik, çalışanlarımızdan fiziksel olarak ayrı olarak keyifli çalışma bağlantılarılarını yaratma ihtiyacı oldu. Bu nedenle kullandığımız teknolojileri geliştirip, kalben de bağlı kalmaya çalışıyoruz.

CEO Townhall buluşmalarımızı daha sıkı hale getirdik. İnsan ve Kültür ekibi olarak yöneticiler ile haftada bir buluşmaya başladık. Etkinliklerimize uzaktan olarak devam ettik.

Tüm insan ve kültür süreçlerimizi yeniden gözden geçirerek, yeni dünyaya uyumlu hale getirdik. 

9) Şirketinizdeki işe alım süreciniz nasıl, yetenek testi uygulanıyor mu?

Şirketimizde farklı pozisyonlar için farklı uygulamalarımız var. Artık tek bir uygulama tüm ihtiyaçları karşılamıyor.

Teknoloji ekibimize yoğun başvuru alıyoruz. Bu nedenle mülakat, case review çalışması ile ilerliyoruz. Müşteri Başarı ekibimizde mülakat ve sunum çalışmaları ile ilerliyoruz. Bazı pozisyonlarımız için uzaktan kişilik ve beceri testi yapıyoruz.

İşe alım sürecimiz adaylarımızdan aldığımız geri bildirim doğrultusunda geliştirici bulunuyor. Birlikte çalışmaya uygun olmasak bile bu geri bildirim bizim için önemli. 

10) Tekrar 20 yaşında olsanız neyi farklı yapardınız? Bu mesleği seçmeyi düşünenlere ne tavsiye edersiniz?

Tekrar 20 yaşında olsaydım, ben uluslararası ağımı geliştirmek için yeni diller öğrenmeye daha çok zaman ayırırdım. Onun dışında sanırım her şeyi aynı yapardım.