Görmesem bilmezdim diyeceğim, aklıma okuyup öğrenebileceğim geliyor. Bir yerlerden ruhuna şahitlik edip, ismini öğrendiklerimle çağırmam beni güçlü anne hissettiriyor.
Zamanında bir yazım var;
'Bir kızım olsa
Adı Pera olsa
Beraber operaya gitsek' diye…
Oysa ne kadar çok güçsüzlüklere düştüğüm dillere destan ola ve biline. Ah annelik. Yarım yamalak ve büsbütün sevmelik. En güzel ayım, en güzel caddem, ulaştığım en güzel manzaram, enlerden boylamım, canım kızım… Kozam, kelebeğim…
Seni uçmaya hazırlamak mı? Uçmana eşlik etmek mi ben de henüz bilmiyorum. Eşlik ederken büyümene, gururlanıyor, duygulanıyor, kalakalıyorum ve bir bakıyorum senden ne çok şey öğrenmişim. Bir buçuk yaşından 2 hafta küçüksün ve benden ne kadar büyüksün. Geçen gün okuduğum bir cümle nasıl da aldı beni koydu yola; "Siz nasılki onun neden ağladığını bilemiyorsanız o da sizin neden kızdığınızı anlayamaz." Ah… Ne çok sorumluluk ne çok duygu. Gabor Mate'in annelerden birinin söylediği "Çuvallamaktan korkuyorum" cümlesine verdiği cevap gibi: "Elbet çuvallayacaksınız." …
Çuvallıyorum elbet ve büzüşen çuvalımı açıp seni kocaman sarmaya çalışıyorum. İyi ki varsın canımın ta içi. İnsan hangi duygu selinin içindeyse ona kürek çekebiliyor sanırım. Benim teknem de küreğim de denizim de sensin. Bensiz sulara açılamayacak kadar küçük, bir o kadar da cesursun. Çünkü hiçbir şeyi bilmiyorsun diyemem ama pek çoğuna tecrüben yok. Ve tecrübe ne mühim şey şu hayatta. Hayallerin, yeteneklerin ve yapacakların için heyecanlı aynı zamanda hazır ve de nazırım. Kendimi senden ayırıp, sana saygı duyabilip, tüm bu sınırları bilebilip, bilenmemek… Vaov. İpte yürümek gibi bu ebeveynlik. İnsan yetiştireceksin ve ben demeyecek, sen diyebileceksin.
Okuduklarına, seçimlerine saygı duyabileceksin. Ben dil öğrenmeyi severim, bu da sen dili olsa gerek. Sence nasıl? Sen nasıl görüyorsun? Sen ne istiyorsun? Sen nasıl hissediyorsun? Sen neredesin? Sen ne yapıyorsun? Senin hayallerin ne? Senin hislerin ne ve sen kimsin. Benden ve bizden oluşan sana hoşgörülü olabilmek en büyük gelişme sıçrayışlarından biri olsa gerek. Evet evet senin gelişme atakların gibi, biraz ağlamalı, biraz sancılı ve sonrasında eşsiz süprizleri ile. Üstelik biz diline de gebe. Sen tam da zamanında açan ve güzelliklerini daha şimdiden sunan aşk çiçeğim; düştüğün yerler eşsiz tohumlarla bereketlensin, inci tozları ruhunu şenlendirsin ve dizlerin kaynadığında yaralarını iyileştirecek kadar güçlü ancak onların nasıl iyileştiğini unutmayacak kadar hassas ol, varlığın şimdiden birçok kişiye ilham oluyor, seni çok seven annen.
2023 BinYaprak. Tüm hakları saklıdır. Bir TurkishWIN girişimidir
Yorum