Allianz Türkiye Esnek Çalışma Deneyimleri: Serpil Özbucak Civil ile Röportaj

Allianz Türkiye Sağlık Sigortaları bölümünde çalışan sevgili Serpil Özbucak Civil ile esnek çalışma deneyimleri üzerine samimi bir röportaj yaptık. Detaylar yazıda! 

Kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

Allianz Türkiye Sağlık Sigortaları bölümünde Ekip Üyesi olarak çalışıyorum. Lisans eğitimimi Hemşirelik üzerine yapmıştım, sonrasında Psikiyatri ve İşletme Yönetimi yüksek lisanslarını tamamladım. İş hayatına sağlık sektöründe özel bir hastanede hemşire olarak başladım. Hemşire olmak çocukluk hayalimdi, karşıma çıkan farklı fırsatlarla kısa bir süre hemşirelik yapabildim. Daha sonra sağlık sektörü içinde ama hastane dışı da dahil birçok farklı kurum ve alanda çalıştım. Bunların içinde kısa süre yurt dışı ve şehir dışı çalışmalar da mevcut. 2,5 yıldır da sigorta sektöründeyim. 

Firmanızda uygulanan esnek çalışma sisteminden kısaca bahsedebilir misiniz?

Esnek / uzaktan çalıştığınız günlerde nerede, nasıl çalışıyorsunuz?

Ben hem 07.00-16.00 mesai saatlerini kullanıyorum hem de haftada bir gün uzaktan çalışıyorum.

07.00-16.00 çalışma saatini daha sportif bir hayat için tercih ettim. Çocukluğumdan bu yana uyumayı çok sevmem. O nedenle sabahları erken kalkıyorum. Bu yeteneğimi bir avantaja dönüştürerek iş hayatına da erken başlamayı ve akşamlarımı daha iyi kullanmayı hedefledim. Bu sportif aktiviteler neler mi?

Yelkenli eğitimine başladım. Hafta içi akşam saatleri tercih edilmediği için kolayca eğitimi tamamladım. Haftada 3-4 akşam spor yapıyorum. Bu arada laf aramızda bu kadar sportif biri değildim, aslında hareket etmeyi sevsem de bunu daha sık yapılan sportif bir aktivite haline getirmemi Allianz'ın imkanları sağladı. 2 gün ofisimizdeki spor salonunda Pilates sınıf derslerine giriyorum. 1-2 gün koşu/yürüyüş ve uygun oldukça bir gün de bisiklet gibi farklı spor alanlarını deniyorum.

Bu arada bundan 3 yıl önce koşmayı hiç başaramadığımı (ayrı bir kondisyon istiyor) ve Allianz'ın Maraton ekiplerine katılarak öğrendiğimi, her yıl performansımı artırarak koşmaktan hem zevk almaya başladığımı hem de sosyal sorumluluk projesine katkı sağlayarak mutlu olduğumu söylemeden geçemem.

Bir diğeri de çocukken bisikletle yaşadığım bir kaza sonrası bisiklet kullanmayı öğrenmeden bu yaşa gelmiş ve hep içinde uhde kalmış biriydim. Bu yıl o hedefimi de yerine getirerek bisiklete binmeyi öğrendim! Öğrenmenin yaşı yok...

Allianz'da haftada bir gün de uzaktan çalışıyorum. Başlamak zor bir karar oldu. Konuşmayı çok sevdiğim için ofiste olmak ve arada iş arkadaşlarımla kahve molaları yapmak, öğlen yemeğe çıkmak vb. etkinlikler yapmak daha iyi geliyordu. Sonra kendime bir hazırlık planı oluşturarak birkaç deneme yaptım. Özellikle sözleşme okumak/güncellemek, yeni bir fikir çalışmak, uzun ve konsantrasyon gerektiren bir iş yapmak veya biriken işleri/mailleri toplamak için çok faydalı olduğunu gördüm.

Esnek / uzaktan çalıştığınız günlerde iş saatlerinizi nasıl yönetiyorsunuz?

İş – ev ve sosyal yaşam dengenizi nasıl kuruyorsunuz?

Esnek / uzaktan çalıştığınız günlerde yanınızda bulundurduğunuz olmazsa olmazlarınız nelerdir?

Sizce esnek / uzaktan çalışacak personelin hangi becerilere sahip olması gerekir?

Öz disiplin önemli. Çünkü uzaktan çalışırken bazı kişisel kurallar oluşturmanız gerekli. Kendi şirketinizin patronu olmalısınız. Tüm sorumluluk ve yetki sizde!

Nerede ve nasıl, neleri kullanarak çalışacağını bilmek ve hazırlamak önemli.

Arada kahve ve yemek molası vermeyi de unutmamalı...

Esnek çalışma gününden sonra işe tekrar adaptasyonu nasıl sağlıyorsunuz?

Uzaktan çalıştığınız günleri, ofiste çalıştığınız iş günlerinden farklı yapan şey / şeyler nedir? Bu sistemi faydalı buluyor musunuz?

Aslında biraz bahsettiğim gibi... Esnek saatlerde çalışmak, kendi planımı yapabilmemi sağladığı için her şeye vakit ayırabileceğimi düşünüyorum. Etkinliklerden geri kalmıyorum. Kendimi daha çok yaptığım işin sahibi gibi hissediyorum.

Uzaktan çalışırken, kendimi daha özgür hissediyorum. Arkadaşlarım bilir. Ben seyahat etmeyi ve sırt çantasını çok severim. Uzaktan çalıştığım gün çantamı (diğer tabir ile ofisimi) sırtıma takıp yola çıktığımda işe değil de seyahate gidiyorum gibi geliyor. Ya da evimde isem kendi müziğimi istediğim gibi dinlemek, istediğimde yüksek sesle bir şey çalışmak/okumak, masanın üstüne oturmak ya da sandalyede bağdaş kurmak gibi davranışları daha rahat yapıyorum.

Sizce Türkiye esnek çalışmaya ya da göçebe çalışma sistemine hazır mı?

Y kuşağı sonrası hazır ve hatta onu bekliyor. Ancak kültürümüz ve kurumlardaki kişiler henüz hazır olmayabilir. Uzaktan çalışmak denilince hala aklına; kaytarmak, tatil yapmak, o gün iş dışı kişisel işini halletmek vb. gibi düşünen büyük bir kesim var. Ama zamanla aşılacağını düşünüyorum. Hem sürdürülebilir bir dünya/çevre için hem de yaratıcı işler için buna ihtiyacımız var.

Röportajımıza katkılarından dolayı Allianz Türkiye'ye ve Serpil Özbucak Civil'e çok teşekkür ederiz.