Şu ana kadar, 213 ülkede yaklaşık 18.4 milyon vaka tespiti yapılan, 700 bin kişinin(*) hayatını kaybettiği pandemiye ilişkin olarak, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Imperial College London'ın yaptığı modeller dünya genelinde 500 milyon kişinin enfekte olacağını, eğer önlemleri ciddiyetle sürdürmezsek bu sayının 1 milyar kişiye çıkabileceğini ve 3 milyon kişinin hayatını kaybedebileceğini gösteriyor.
Devletler genelinde iyi yöntemleriyle pozitif ayrışmış, diğerlerine örnek olan ülke liderlerinin hemen hepsi kadın. Almanya, Yeni Zelanda, Norveç, Danimarka, Tayvan, Finlandiya, İzlanda liderleri sakin, kararlı, hızlı, bilim temelli, insan odaklı, yaklaşımlarıyla korkmaktan korkmadan, sistematik iletişim ve yüksek empati ile pandemi sürecini yönetiyorlar. Hem normalleşme eğilimi hem de salgın etkilerinin kontrolünde ülkelerini öne çıkarıyorlar.
Buna karşılık inkar, komplo teorileri, küçümseme, bilimsel verileri önemsememe, virüse karşı yeterli önlem alamama, doğal seleksiyon iddiasıyla akışa bırakma, geçti geçiyor diyip toplumu yanıltma, hatta manasızca efelenme, tutarsız davranma, verileri manipüle etme, sorumluluk almama, zihni-sinir tedaviler önerme gibi her biri insan hayatı ve sosyoekonomik düzende olumsuz etkili tutumların tamamı da erkeklerin, alfa liderlerin. Yale Üniversitesi'nden felsefeci Robin Dembroff iki ileri örnek olan ABD lideri Trump ve Brezilya lideri Bolsonaro'yu "erkeklik zehirlenmesi"ne uğramış, yalnızca kendilerine değil çevrelerine de zarar veren liderler olarak tanımlıyor. Bu tutumlar pandemiye zemin yaratan dünya anlayışını beslediği gibi hemen her kritik konuda da dengeyi kaçırdığımız bir dünya düzenini de dayatageliyor. İklim değişikliğine duyarsız kalmak, her türlü ayrımcılık ve eşitsizliği, insanların ırk, renk, din, dil, etnik köken, cinsel tercih vb, hususlara bağlı olarak mağdur olmasına göz yummak da aynı köklerden beslenen egemen davranış kalıpları.
Neyse ki zemin değişiyor. Kadın liderlerin bu başarısı hiç şüphesiz ki onlarla beraber bütün sistemi büyütecek ve dünyamızın da yaralarını saracak.
(*) 3 Ağustos 2020 tarihi itibarıyla
Bu yazı BinYaprak misafir yazarlarından Canan Ercan Celik tarafından yazılmıştır. Teşekkürler Canan!
2023 BinYaprak. Tüm hakları saklıdır. Bir TurkishWIN girişimidir
Yorum