21. Yüzyıl Eğitim Anlayışı: STEM

STEM nedir, ve okula entegre edilirken ne tarz bir süreçten geçiliyor diye merak ediyorsanız bu yazıyı mutlaka okumalısınız! Kimya öğretmeni Sevcan Şahin Dalmış bu süreçteki kendi yolculuğunu bizlerle paylaştı. Keyifli okumalar!

STEM (FeTeMM) ile bu yıl Uğur Okulları aracılığı ile tanıştım. İlk duyduğumda içeriği hakkında çok fazla bilgim yoktu. Katıldığım bir konferanstan öğrendiğim ise teorik bilginin pratiğe dökülmesiydi. Uzun yıllar geleneksel eğitim anlayışı ile ders yapmış bir öğretmen olarak ilk defa karşılaştığım bu sisteme ayak uydurmakta başlarda zorlandım ama yine de, bu durum ben de hep merak duygusu yarattı. Araştırmalar yaptım ve hakkında çok bilgi edindim. Aldığım eğitimler sayesinde STEM ders planı yazma ve bu planı uygulamayı öğrendim. Uygulamalarım sonrasında bu yaklaşımın sadece disiplinlerarası olmadığını ve ilgililik, eşitlik, alanda derinlik gibi ilkeleri de derslerimize yansıttıkça öğretmenliğimin de bütünleştiğini gördüm. Etrafımdaki sorunları, problemleri görerek nasıl çözüm üreteceğimi buldum ve bu problemleri öğrencilere sunarken " Bilgi Temelli Hayat Problemi " kavramını tanıyıp anlattım. Öğretmenin de öğrenci gibi her yıl kendisine yeni şeyler katarak kendisini geliştirmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu düşünce ile yola çıkarak öğrenim ve öğretim hayatımı geliştirmeye çalışıyorum. Öğretmenliğim boyunca kendime kattığım en güzel öğretilerden biri de STEM oldu.

İçerisinde bulunduğumuz çağ, gelişen, değişen, ilerleyen teknoloji ve bilime sahip olduğu için bunu sürdürebilecek ve ayak uydurabilecek bireyler yetiştirmek önemli. Bu gelişen çağda iyi bir öğretmen olabilmek için yenilikçi eğitim ve öğretim uygulamalarını bilen ve uygulayan öğretmen olmak da gerekmekte. Eğitimde eski dönemlerde disiplinler birbiriyle bütünleşik olarak verilmediği için öğrenciler kendisine verilen bilgileri yapılandıramayıp ezbere dayalı bilgiler edinmekteydi. STEM eğitimi ile beraber birçok disiplini birleştirdik ve bu durum öğrencilere erken yaşlarda daha üretken, daha meraklı ve hayal gücü gelişmiş bireyler olmasını sağladı. Aynı zamanda bende de diğer disiplinlere karşı merak oluştu ve böylelikle yeni bir öğrenme sürecine girdim. Öğrencilerden önce bizler kendimizi hazırlıyoruz ve öğrencilerimize daha etkili süreçler sağlıyoruz. Öğrenci öğrendiği yeni bilgiyi anlamlandırıp günlük yaşama ya da yaşadığı ortama sunabilmeyi öğreniyor. Bu sayede STEM eğitiminin üretim odaklı olmasının, öğrenciye yaratıcı, üretici, girişimci, araştırmacı, problem çözebilme, hayal gücü gibi 21. yüzyıl becerileri kazandırabilecek bir sistem olduğunu görme fırsatım oldu. Öğrencilere bu disiplinleri öğretecek ve yol gösterecek olan bizler için de öğrencilerin hayal gücünün sınırlarını ortaya çıkaran STEM çalışmalarının önemini yaparak yaşayarak kavramak ve yararlarını gözlemlemek benim için mükemmel bir duygu…

Öğrencilerime kimya dersini teorik olarak öğretirken sıkıntı yaşayabiliyordum ama bu süreçte bazı öğrencilerin gerçekten bir şey yapmak istedikleri için kimya dersini doğal olarak öğrenme ihtiyacı hissettiklerini gördüm. Hiç umulmadık bir öğrenciden öyle güzel fikirler geliyor ki… O anda hayal gücünün neler yapabileceğini görüyorsunuz. STEM yaklaşımı en "anlamam diyen" öğrenciyi bile motive etti ve ilgisini çekmeyecek konuda bile ilgisini toplamasını sağladı. Öğrencilerimin kendine olan güvenlerinin ve problem çözme yeteneklerinin geliştiğini görmek, kimya dersini öğrenmeye daha bir istekli olmalarına şahit olmak çok değerliydi…

STEM Planını uygulama sırasında öğrencilerin gözündeki o heyecanı ve derse karşı isteklerini görmem bana iyi ki öğretmen olmuşum, iyi ki STEM eğitimi almışım dedirtti. Bu eğitim ile kendi branşıma bakışım değişti ve alan bilgimi geliştirdim. STEM artık öğretmenlik hayatımın vazgeçilmezlerinden oldu. Desteğini her zaman hissettiğim Uğur Okulları STEM Bölüm Başkanı Sayın Senem BADEMCİ ve BAUSTEM ekibine bu güzel eğitimleri için çok teşekkür ediyorum. STEM gelecektir!

Sevcan Şahin Dalmış

Kimya Öğretmeni

Uğur Okulları Yaşamkent Kampüsü