İlk Türk Kadın Halkla İlişkiler Uzmanı: Betül Mardin

Kadınların hikayelerini paylaşan, "Deneyim paylaşınca güzeldir" inancıyla çalışan BinYaprak ailesi olarak, 29 Ekim'de BinYaprak Hikaye Hasadı Hareketini başlattık. Cumhuriyetimizin 2. yüzyılına kadınların hikayelerini hediye etmek için çıktığımız Hikaye Hasadına, ilklerin hikayeleri ile devam ediyoruz.

1 Aralık 1926 İstanbul doğumlu olan Betül Mardin,Türkiye'nin ilk kadın Halkla ilişkiler uzmanı ve Türkiye'de halkla ilişkilerin temellerini atan kişidir. 

Hayatı 

Betül Mardin, 1926 ya da 1927 yılında dünyaya gelmiş, kökleri Hz. Muhammed'in torunu Hüseyin'e kadar uzanan bir Osmanlı ailesinin ikinci çocuğudur. Babası Muhiddin Arif Mardin, Türk Petrol'ün kurucusudur. Annesi ise Osmanlı Devleti Adliye Nazırı Necmettin Kocataş'ın kızı Fatma Fahire'dir. Ailenin ikinci çocuğu olan Betül Mardin'in kardeşi, müzik prodüktörü Arif Mardin'dir.

Betül Mardin, ailesinin ikinci kızı olarak dünyaya gelince büyüklerin hayal kırıklığına uğramıştır. Ailesinin yaşadığı zorluklar ve içsel çatışmalar, Betül'ün çocukluğunu zorlaştırmıştır. Beş yaşına kadar konuşamayan Betül, sol eliyle yazı yazma ve sol elin kötü olması gibi sorunlarla mücadele etmiştir. Ayrıca evde farklı dillerin konuşulması, küçük yaşta birçok dile maruz kalmasına ve konuşamamasına neden olmuştur.

Betül Mardin'in dil kabiliyetinin gelişmesinde önemli bir dönemeç, Atatürk'ün tabağındaki ekmeği yemesi olmuştur şeklinde dile getiriliyor. Bu olayın ardından konuşmaya başlayan Betül Mardin, Fransızca olarak ilk kelimelerini söylemiştir. Ardından okula yazılan Betül, öğrencilik yıllarında Türk ulusal değerlerini içeren "Andımız"ı anımsamaktadır. Betül Mardin, yaşadığı zorluklara rağmen konuşma yeteneğini kazandıktan sonra hiç susmamış ve kariyerini bu yeteneği üzerine inşa etmiştir. 

Eğitimi 

Okula başladıktan sonra babasının Mısır'a tayini sonrasında kısa süre okula ara verse de sonrasında İstanbul'a dönüyor ve yatılı olarak gittiği Arnavutköy Kız kolejinde arkeolojiden sosyal bilimlere kadar üniversite düzeyinde bir eğitim görerek mezun oluyor. Çocukluğunun geçtiği Sarıyer'deki Kocataş yalısında edebiyat dünyasının birçok ünlü kişisiyle tanışma olanağı buldu. Atatürk de bu yalıya gelenler arasındaydı. İkinci Dünya Savaşı'na tanık olan gençlik yıllarında, ailesinin erkekleri Betül Mardin'in üniversiteye gitmesini engellediler.  

Kariyeri 

Betül Mardin, Akgün Usta ile evlenmeyi üniversiteye gitme koşuluyla kabul eder. Fakat işler istediği gibi gitmez. Gazetecilik kariyerine başladıktan sonra Tercüman Gazetesi'nde yazılar ve çeviri projeleriyle tanınır. İlerleyen dönemde Haldun Dormen ile evlenir ve tiyatro ile ilgilenmeye başlar. Kocası Dormen'e de aynı şartı sunar, tek isteği üniversiteye gitmektir. Bu evlilik ile tiyatro, gazetecilik, reklamcılık gibi farklı alanlarda deneyim kazanır.

Betül Mardin, TRT radyosundaki iş teklifiyle yeni bir kariyer yoluna girer. Ancak TRT'nin kendisini BBC'ye göndermesiyle aile ve kariyer arasında bir seçim yapmak zorunda kalır. Kariyerini seçer ve reklam işlerine yönelir. Akbank'ta halkla ilişkiler uzmanı olarak çalışmaya başlar. 1968'de "Beşeri Münasebetler" adlı bir halkla ilişkiler şirketi kurar.