Oyunlaştırma, hayatımıza giren modern bir terim. Peki iş hayatında oyunlaştırma nasıl gerçekleşir? Çalışanlara ve işverenlere faydası nedir? Merakınızı gidermek için yazımıza bekleriz.
Oyunlaştırma, iş yerinde yaygın olarak konuşulan ancak nadiren uygulamaya konulan bir kavram. Özellikle İK veya yöneticiysen bu terimle daha önce karşılaşmış olma ihtimalin oldukça yüksek. Oyunlaştırmayı ilk defa duyduğunda tüm bunların neyle ilgili olduğunu düşünmüş olabilirsin. Acaba etkileri nelerdir ve neden önemlidir gibi sorular aklına gelmiş olmalı…
Oyunlaştırma hakkında daha fazla bilgi edinmeden önce, bir dakikalığına eski günlerimize geri dönelim: Okuldaki öğretmenlerimizin farklı teknikler kullanarak öğrenmeyi nasıl eğlenceli hale getirdiğini hatırlıyorsun, değil mi? Ayrıca öğrenciler olarak biz de derslerimizi oyun oynayarak uygulamayı severdik ve öğretmenlerimizin iyi niyetini kazanmak için akranlarımızla tatlı bir rekabete girerdik. Çocukluğumuzdan bugüne uzun zaman geçmiş olabilir ama alışkanlıklar değişmiyor!
İnsanlar olarak, isteklerimizi tatmin eden şeyleri yapmaya ve motive olduğumuz şeyleri devam ettirmeye meyilliyiz. Aynı eğilim günümüz çalışma kültüründe de yaygın. Çalışanlar, iş yeri zorluklarıyla uğraşmayı ve o zorlukların üstesinden gelmeyi sever.
Bu nedenle, problem çözmeyi daha eğlenceli hale getirmek hedefiyle işverenlerin, çalışan bağlılığını ve üretkenliğini artırmak için oyun unsurlarını işle bir araya getirmeyi benimsemesi iş ortamına oldukça fayda sağlayabilir.
İş yerinde oyunlaştırma, zorlukları ve görevleri birleştirerek işi daha ilginç hale getirme kavramıdır. İşverenler tarafından, çalışanların işini daha keyifli hale getirmek için kullanılan bir tekniktir.
Bir kişi işini yapmayı sevdiğinde büyük şeyler ortaya çıkabilir. Oyunlaştırma da, işi çalışanlar için daha keyifli ve daha az stresli hale getirerek çalışanların potansiyellerini daha iyi kullanmasını sağlar. Anlık ödüller ve takdirler, sık anketler doğru zamanda yerinde tatmin sağlayarak çalışanlar arasında daha fazlasını yapma gayretini tetikler.
Oyunlaştırma, işi tamamen bir oyuna dönüştürmekten daha çok, çalışmayı ilginç kılmak ve çalışanları daha üretken hale getirmek için oyun mekaniklerini işle karıştırmakla ilgilidir.
Verimlilik her kuruluşun hedeflediği bir özelliktir. İşverenler de iş yerlerinde verimliliği ve üretkenliği sağlamak için çeşitli önlemler alırlar. Ancak, üretkenlik hedefine ulaşmak için öncelikle çalışan bağlılığı ve memnuniyeti sağlanmalıdır. İşte oyun bağlamlarını iş ortamına entegre etmek de bunu yapmanın bir yoludur.
Bunu destekleyecek birkaç noktaya değinirsek:
Eğer bunlar nasıl gerçekleşebilir diye merak ediyorsan bir örnekle konuyu taçlandıralım!
Düşünelim ki senden ve ekibinden bazı önemli belgeleri, dosyaları sıralamanız ve düzenlemeniz istendi.
Peki bu görevi bir oyun olarak görüp dönüştürürsek neler olur?
Mesela belirli bir zaman çerçevesi içinde görevi tamamlayan ilk çalışan veya ekip, sonraki görevleri içerebilecek bir sonraki seviyeye ilerliyor veya görevi tamamlamak için gereken süreye bağlı olarak, çalışanları ödüllendirmek ve diğerlerini motive etmek için puanlar veriliyor…
Şimdi daha ikna edici oldu ne dersin?
Oyunlaştırmayı tanımlamak ve iş yerinde uygulamaya koymak o kadar kolay değildir ama doğru kullanıldığı zaman da harika sonuçlar ortaya çıkabilir. Oyunlaştırmayı iş hayatına dahil etmeyi dört gözle bekleyen işverenlerin, bununla ulaşmak istedikleri hedeflerine çok dikkat etmesi ve planlı ilerlemesi en iyi yol olacaktır. Oyunlaştırma yalnızca çalışanların ilgisini çekmekle kalmaz, iş yerinin üretkenliğini ve pozitifliğini arttırarak o kuruluştan çıkan hizmeti veya ürünü de olumlu etkiler.
Sen daha önce iş yerinde oyunlaştırmayla karşılaştın mı? İş hayatında oyunlaştırmanın olması sence başka neleri değiştirebilir? Fikirlerini yorum kısmında paylaşmayı unutma, merak ediyoruz! Sevgiyle ve merakla kal...
2023 BinYaprak. Tüm hakları saklıdır. Bir TurkishWIN girişimidir
Yorum