Women In Business Kulüpleri ile Röportaj-Yeditepe Üniversitesi

 Yeditepe Üniversitesi Women in Business kulübü ile güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Keyifli okumalar!

1) Seni kısaca tanıyabilir miyiz?

İsmim Rumeysa Turan, Yeditepe Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü son sınıf öğrencisiyim, çift anadal programına kayıtlı olduğum Hukuk Fakültesinin üçüncü sınıfında okumaktayım. Üniversite öğrenimine başladığım günden bu yana Women in Business kulübünde aktif olarak faaliyet göstermekteyim. Hatta üniversiteye adım atmadan Women in Business kulübüne bağlandığım söylenebilir. Yeditepe Üniversitesinde okuyacağımı öğrendiğim anda öğrenci kulüplerini araştırmaya başladım ve Women in Business kulübünü farkettim. Kadın-erkek eşitliğini sağlamak, başarılı iş kadını(iş insanı) olabilmek için burada olmam gerektiğine karar verdim ve 2016 yılından beri kulübün içindeyim, sanırım mezun olana kadar da öyle olacağa benziyor.

2) Kampüsünde sence kadın ve erkekler kampüsünün her yerinde eşit şartlarda yaşayabiliyor mu?

Kampüsümüzdeki hiçbir alanın kullanımının cinsiyet bazlı sınırlandırılması tabi değildir. Kampüsümüzde kadınlar ve erkekler arasında herhangi bir konuda ayrım gözetilmemektedir. Kadın-erkek oranı hem öğrenciler hem de personel bakımından eşitlik göstermektedir. Öyle ki üniversite yönetiminde görev yapan akademisyenlerimizin pek çoğu kadın. Erkek akademisyenlerimiz ise toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda son derece duyarlıdır. Kurucu Başkanımız Bedrettin Dalan'ın kadın hakları konusundaki tutumunun kampüsün her noktasına yansıdığını söylemek mümkündür. Nitekim kendisi bu alanda bir kitap da kaleme almıştır. Öğrenciler olarak bu konuda şanslı olduğumuzu söyleyebilirim.

3) Kampüsünde iş hayatında kadının yükselmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması adına neler yapılıyor?

Kampüste okul yönetimi tarafından iş hayatında kadının yükselmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması adına hayata geçirilen somut bir proje ya da uygulama bulunmamakta yalnız bu yöndeki çalışmalar desteklenmektedir. Bu alanda somut çalışmalar ortaya koyan tek oluşum Yeditepe Women in Business kulübüdür. Kulüp olarak dönem içerisinde gerçekleştirdiğimiz etkinlikler sayesinde ise genç Yeditepelileri özellikle kız öğrencileri iş dünyasına hazırlamaya gayret ediyoruz.

4) WIB kulübü olarak;

- Ne zaman kuruldunuz? Neler yapıyorsunuz?

Yeditepe Women in Business kulübü Aralık 2013 yılında kurulmuş, 2014 yılı bahar döneminde faaliyetlerine başlamıştır. Kulüp amacımız, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya yönelik çalışmalar yürütmek, kız öğrencileri başarılı rol modelleri ile tanıştırarak kariyerlerinde doğru adımları atmalarına ve daha üniversite sıralarında iken networklerini geliştirmeye öncülük etmektir. Amacımız doğrultusunda dönem içerisinde çeşitli etkinlikler gerçekleştirmekteyiz. Genç Yeditepeliler için iş hayatında başarılı olmalarını sağlayacak eğitimler (etkili iletişim- sunum eğitimi, mülakat eğitimi gibi) ileride çalışabileceğimiz muhtemel şirketleri yakından görmek ve tanımak için şirket gezileri, başarılı rol modelleri ile tanışmak ve onların hikayesini dinlemek için teatalklar, zaman zaman gündeme gelen toplumsal konularla ilgili konferanslar düzenlemekteyiz. Bunların yanı sıra 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü'ne özel tüm WIB kulüplerini bir araya getiren "WIB Kulüpler Çalıştayı" ve 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'ne özel "Dünya Emekçi kadınlar Günü Ödül Töreni" isimli etkinliklerimiz kampüsümüz ve bizler için oldukça önemli olan her sene gerçekleştirmeyi amaçladığımız, odak noktasında toplumsal cinsiyet eşitliği olan projelerimizdir.

- Toplumsal Cinsiyet Eğitimleri veriyor musunuz?

Toplumsal Cinsiyet Eğitimleri konusunda planlama aşamasındayız. Önümüzdeki dönem hayata geçirmeyi planlıyoruz. Bunun yanı sıra geçirdiğimiz dönem boyunca toplumsal cinsiyet alanında oyunlaştırılmış etkinlik, kitap okuma ve film inceleme şeklinde etkinlikler gerçekleştirdik. İlk olarak oyunda dilimize yerleşmiş cinsiyetçi kelimelerin yerine cinsiyet unsuru barındırmayan eşitlikçi kelimeler türetip toplumsal kalıp yargılarını gerçek vakalar üzerinden nasıl yok edebileceğimizi pratik ettik. Kitap okuma etkinliklerinde ise feminizm ya da toplumsal cinsiyet konularında ele alınmış eserleri okuyarak eser üzerinden görüş ve düşüncelerimizi paylaştık. Film inceleme etkinliklerimizin de kitap okuma etkinlikleriyle aynı temaya sahip olduğunu söyleyebiliriz. 

- Panellerde eş kadın ve erkek sayısının olmasına dikkat ediyor musunuz?

Kadın-erkek sayısının eşit olmasını hem katılımcılar hem de konuklar bakımından önemsiyoruz. Konuklarımız açısından bu eşitliği sağlamamız mümkün olsa da etkinliklerimize katılan katılımcılar bakımından bu eşitlik her zaman mümkün olamamaktadır.

- Erkekler üye oluyor mu?

Evet, erkek üyelerimiz hatta sınırlı sayıda olmakla beraber aktif görev alan erkek üyelerimiz var. Toplumsal cinsiyet ve kadınların karşılaştığı cinsiyetçi tutumlar bir kadın sorunu değil, bu sorunların çözümünde de kadınlar kadar erkeklerin de rol oynaması ve mücadele etmesi gerektiğine inanıyoruz.

5) Senin görevin ve katkın nedir?

Mevcut dönemde kulübün başkanlık görevini yürütmekteyim. Başlıca görevim yönetim kurulunun çalışma ve karar almasını sağlamaktır. Bununla birlikte okul yönetimiyle etkili ve sağlıklı ilişkiler kurarak kulübün dönem içerisinde istediği etkinlikleri gerçekleştirmesini sağlamak, sahip olduğum kişisel networkleri doğrudan kulübün paydaşları arasına katmak ve değişen durumlar karşısında ne tür etkinlikler çıkarabileceğimiz neler yapabileceğimiz konusunda yönlendirmede bulunmak kulübe yaptığım katkılar olarak sayılabilir.

6) Hayatındaki kadın rol modeller kimler?

Öncelikle Süreyya Ağaoğlu diyebilirim. Cumhuriyetimizin ilk kadın avukatlarından ve kadınların o dönemde yoksun olduğu bazı hakları kazanması açısından mücadele eden bir kadın hakları savunucusudur. Süreyya Ağaoğlu ve M.Kemal Atatürk arasında geçen bir anının beni oldukça etkilediğini söyleyebilirim. Bununla birlikte Amerikan feminist-aktivist Bell Hooks'tan feminizm hakkında pek çok şey öğrendiğimi ifade edebilirim. Toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda çalışmalar yürütürken onun görüşlerinin benim için yol gösterici olduğunu açıkça söyleyebilirim.

7) Sence neden kampüste eşitlik önemli?

Eşitlik başlı başına hayatın her alanında çok önemli bir kavram. Kadın-erkek eşitliğini diğer bir deyişle toplumsal cinsiyet eşitliğini bulunduğumuz her ortamda hayata geçirmeli bu eşitliğin sağlanması için mücadele etmeliyiz. Kampüste karşılaşılan eşitlik, kız ve erkek öğrencilerin düşünce ve yeteneklerinin gelişmesine, eğitim hayatlarının ardından iş dünyasına adım attıklarında güçlü, özgüvenli olmasına ve en önemlisi karşı tarafla eşit olduğu bilincinin yerleşmesine olanak sağlamaktadır. Kampüste eşitlik kavramını, ilk ve ortaokul seviyesine kadar indirdiğimizde toplumsal cinsiyet eşitliği çalışmalarında oldukça ilerleme kaydedeceğimizi düşünüyorum, nitekim cinsiyetçi düşünceler çocukluk yaşlarında oluşmaya başlıyor ve ilerleyen zamanlarda kalıplaşmış ön yargılar olarak karşımıza çıkıyor.

Bu yazı CampusWIN Anadolu Galatasaray Üniversitesi lideri ve mezunumuz Gamze Sağlık tarafında yazılmıştır. Teşekkürler Gamze!