TurkishWIN Hikayem: Senin Hikayen Ne?

    indir-3

    TurkishWIN'de Herkesin Bir Hikayesi Vardır!

    Herkese en minnoş selamlar! Hayatta hiçbir şeyin tesadüf olmadığına benden başka inananlar da olduğuna eminim. Karşılaştığımız insanlar, tanıştığımız kurumlar, dernekler, hobilerimiz ya da kitabın yere düşüp kafayı kaldırırken çarpıştığımız o adam! 


    Network'ün anahtar kelime olarak nitelendirildiği bu yüzyılda hele ki çevrenizde yıldız insanlar varsa yolunuz aydınlık demektir!

    Hazırlık sınıfının son aylarında, fakülteye başlamadan hemen önce Halkla İlişkiler gibi ailemde uzmanı olan bir profesyonelin bulunmadığı meslek hakkında çokta fazla bilgim olmadığı için; akıl akıldan üstündür dedim ve açtım Facebook'u! Bölümün grubundaki 3. ve 4. Sınıf öğrencilerine aynı mesajı göndermeye başladım; "Merhaba! Sizinle tanışmak istiyorum! Ben Juyka, PR birinci sınıf öğrencisiyim. Bir sorum olacaktı; Mezun olacağınız bu sene geriye bakıp lisans hayatınızda iyi ki ve keşke dediğiniz şeyler nedir?" Gelen cevaplar birbirinin benzeriydi; kulüplerde aktif ol, bol bol seminer ve workshoplara katıl, staj yap, hemen profesyonel bir CV hazırla vs. İstanbul'daki hemen her PR ajansına staj başvuru mailimi gönderdim fakat yanıt hep aynı: "Birinci sınıf öğrencisi olduğunuzdan dolayı bla bla.." Bir türlü staj bulamıyorum derken, hazırlıktaki FB hareketimden tanıştığım Muhammed mezun olduktan sonra açtığı gerilla reklam ajansında staj yapmam için beni davet etti.

     Bu stajımda ısrarla fikrimi savunduğum bir toplantıda patronumun arkadaşı Onur ile tanıştım. Sonrasında sosyal medya da dâhil hiçbir şekilde iletişimimiz olmadı. Üzerinden geçen bir sene sonrasında toplantıdaki tavrımdan dolayı Onur'un aklına yet etmişim ve TurkishWIN kurucusu Melek Pulatkonak ile iletişimde olan Onur'un aklına beni önermek gelmiş! Onur bana TurkishWIN'den çok kısaca bahsedip, tanıştırma sözü verip yurtdışına kaçtı J Attığım maillere, mesajlara dönüş alamayınca kolları sıvadım!

    TurkishWIN'i aratırken önce bir röportajda adı geçen ilk liderlerden Pınar Yalçın'a ulaşmaya çalıştım, FB da arkadaşlığa ve mesaja kapalı olduğu için röportaj içinde ismini geçirdiği arkadaşına ulaştım. Dicle beni önce Pınar'la, Pınar beni direktörümüz Elif Hanım'la tanıştırdı. Elif Hanım'la mülakatım sonrasında kabul edildim. 

    Ve hikayemin bu noktasında "düşüncenin arkasında olup", "gelen fırsatları kovalama" konularında master yaptım. 

    Eğer o toplantıda fikrime güvenip savunma konusunda ısrarcı olmasaydım belki Onur'un aklında yer edinemeyecektim. Yine Onur'un Türkiye'ye dönmesini ya da mailime dönüş yapmasını bekleseydim belki mülakat dönemini kaçıracaktım. 

    Bazen çokta sabırlı olmamak gerekiyor sanki, ben bu hikayemde bunu öğrendim! Ve en önemlisi koşmak. Yürümek bu yüzyıl için yetersiz; isteklerimize, hayallerimize öz benliğimiz ile şevkle koşmalıyız.

    Peki, senin hikayen ne? Kampüs, haydi ses ver!

    Bu yazı Bin Yaprak misafir yazarlarından Juyka Cangul Akar tarafından yazılmıştır.

     

    Yorum

    Zaten Hesabınız Varsa Buradan Oturum Açın
    Henüz bir yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun
    © 2024 BinYaprak. Tüm Hakları Saklıdır.
    Bir TurkishWIN girişimidir.