Çevre ve İnşaat Mühendisliğinde Kariyer: Tuba Tatar ile Röportaj

Ülkemizin başarılı inşaat ve çevre mühendislerinden Tuba Tatar ile mühendislik üzerine çok keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. İnşaat mühendisliği ile ilgili merak ettikleriniz ve çok daha fazlası röportajımızda. Keyifli okumalar!

1. Sizi kısaca tanıyalım nerede doğdunuz, şu an nerede yaşıyorsunuz, eğitim seviyeniz, şu an ne yapıyorsunuz, biyografinizi bizimle paylaşır mısınız?

Kadıköy doğumluyum ve liseyi Kartal Anadolu İHL`de okudum. 2004`te Atatürk Üniversitesi Çevre Mühendisliği bölümünü kazandım. Çift ana dal programıyla ikinci diplomamı inşaat mühendisliği bölümünden almaya hak kazandım. Devlet bursunu kazanarak ABD'ye gittim. İlk öğrendiğim yabancı dil Almancaydı. Bundan dolayı ilk zamanlarda çok zorlandığım bu süreçte yapı anabilim dalında yüksek lisansımı yaptım. Akademisyen olmaya karar vermiştim ama tecrübe kazanmanın akademide beni farklı bir noktaya taşıyacağını da biliyordum. İşin sofrasına indim ve iki sene statik dizayn mühendisi olarak özel şirketlerde çalıştım. 2019 yılında da Avrupa Birliği doktora unvanını aldım. Mezuniyetimden hemen sonra, 2019-2020 yıllarında yine ABD'de misafir araştırmacı olarak bulundum. Şu an Sakarya Üniversitesi bünyesinde akademisyen olarak çalışıyorum.

2. Meslek seçiminizi nasıl yaptınız. Sizi yönlendiren bir olay veya kişi oldu mu?

Mühendis olmayı her zaman istemiştim ama mesleğimi seçerken çok bilinçli bir seçim yaptığımı söyleyemem maalesef. 2003`te Türkiye farklı bir dönemden geçiyordu. Üniversite giriş sınavında ilk 1000 öğrencinin arasında olmama rağmen yerleştirme sürecinde seçme şansım yoktu. Üniversite yıllarımda zamanla hem Erzurum'u ve insanlarını, hem de okuduğum bölümleri sevdim ve en önemlisi benimsedim. Süreç sonunda artık mühendis olmak benim var olan kimliklerimden birisiydi. Eğitimimde en büyük destekçim babamdır. Babamın meslek seçimimde herhangi bir yönlendirmesi olmadı ama aydın ve demokrat bir kişi olarak her zaman destek olmuştur.

3. Bu mesleğin en keyifli yanları sizce nelerdir?

Ben mühendisliği karar verme merci olarak görüyorum. Problem bize ulaşır ve bizlerde bu sorunları hayal gücümüz, bilgi birikimimizle harmanlayıp her bir durumun özel olduğunu bilerek çözümler üretiriz. Bunun her aşaması da kararlardan oluşur. Ben yaradılış diye tanımlayacağım ama inancınıza göre isterseniz evrim olarak adlandırın, kadınları özel olarak problemleri aşma ve çözüm üretmede daha başarılı olarak görüyorum. Bilgim, tecrübem ve yaradılışımın harmanlandığı bu mesleği yapmak bana hem keyifli hem de kolay geliyor.

4.Biliyorsunuz ki inşaat mühendisliği birçok alt dalı olan bir sektör (ulaştırma, hidrolik, şantiye, ofis vs.). Bu bölümü okuduktan sonra çalışacağınız alanı nasıl seçtiniz? Sektör seçiminde nelere dikkat ettiniz? Bu bağlamda yeni mezun gençlere ne tavsiye edersiniz?

Özellikle öğrencilerime her zaman karakterlerine göre seçimlerini yapmalarını tavsiye ediyorum. Bu yüzden özellikle stajlarını yaparken kendilerini de sorgulamalarını öneriyorum. Meslek olarak ne yaptığınızın hiçbir önemi yok aslında, önemli olan nasıl yaptığınız, bir nevi kendinize olan saygınız. Günlük hayatımızdan örnek verirsek, en lezzetli fırından ekmeğinizi alırsınız, en iyi terziye gidersiniz. Eğer siz de mesleğinizde iyi olursanız, eminim farkınız insanların dikkatini çekecektir. Bununla beraber bu hedefe ulaşmak için bilgi en önemli aracınız olacaktır ve olmalıdır. Yani bilginin peşinden koşmak gerekiyor her zaman.

5. Kendinizi geliştirmek için neler yaptınız/yapıyorsunuz?

Akademisyen olduğum için mesleki anlamda her gün bilgilerimin üzerine bir şeyler eklemek zorundayım. Her gün düzenli olarak belirli bir saatimi araştırmalarıma ve okumalarıma ayırıyorum. İngilizce bilmenin burada çok ciddi faydasını görüyorum, bu yüzden de genç arkadaşlara muhakkak yabancı dil öğrenmelerini tavsiye ediyorum. Biz mühendisler daha çok zihinsel olarak yoran bir mesleğe sahibiz ve beynimizin de ağırlıklı olarak bir lobunu kullanıyoruz. Çok yoğun günlerimin ardından uykunun beni dinlendirmediğini fark ettim ki bu da beni farklı arayışlara sevk etti. Kişi bazında değişebilir, genç meslektaşlarıma muhakkak farklı uğraşlar edinmelerini tavsiye edebilirim. Bizler zamanla aldığımız eğitimin etkisiyle her şeye rasyonel bakmaya başlıyoruz. Bundan dolayı insani tarafımı da canlı tutmaya çalışıyorum.

6. İş hayatınızda size ilham veren kişi veya kişiler var mı? Varsa kısaca bize tanıtır mısınız?

Aslında pek çok kişiden etkilendiğimi söyleyebilirim. Ama bu etkileşimi sadece profesyonel olarak sınırlandıramıyorum. Mühendisliğin içinde birçok şey var; insan var, doğa var, yaşam var, geçmiş ve gelecek var. Mühendis kimliğimin, diğer alt kimliklerimden etkilendiğinin farkındayım ve değişmeyi, kendimi güncellemeyi seviyorum. Güzel olan ne varsa, kimden ve nasıl olduğuna bakmadan içselleştirebilirim. Prof. Necmettin Erbakan benim gözümde ayrı bir yerde her zaman. Bana çocukluğumu hatırlatmakla beraber, hayal etmeyi, düşünmeyi, çalışmayı, mücadeleyi, azmi simgeleyen bir isim. Japon Prof. Koichi Maekawa`nın da yaptığı çalışmalar ve çalışkanlığı ile inşaat mühendisliğinde yeri benim için ayrıdır.

7. Kendimizi geliştirmek için bize önerebileceğiniz kariyerimiz veya kişisel gelişimimiz için kitap ve filmler ya da sürekli takip ettiğiniz dijital kaynaklar var mı, varsa bizimle paylaşır mısınız?

Hayat, her hatayı tekrardan yapmak ve onlardan ders çıkarmak için çok kısa, bu yüzden büyüklerimizle sohbet etmeyi seviyorum, onların hayat tecrübeleri benim için çok kıymetli. Her gün muhakkak güncel haberleri takip ederim, ve bilginin ayrımını yapmıyorum. Fransız ve İran filmlerini beğeniyorum.

8. Tekrar 20 yaşına dönme şansınız olsa neyi farklı yapardınız ya da kariyeriniz için 20'li yaşlarda iyi ki yapmışım dediğiniz şeyler nelerdir?

Geriye dönüp baktığımda genç olmasına rağmen ne istediğini bilen ve bunu gerçekleştirmek için çabalayan kadınları görünce mutlu oluyorum. Okumayı seven biriyim ama keşke daha fazla kitap okusaydım demekten kendimi alamıyorum, çünkü öğrenecek, okuyacak gerçekten çok şey var ve bunların bir ömre sığdırılamayacağını sonradan daha iyi anlıyor insan. Sadece daha çok kitap diyorum.

9. İnşaat Mühendisliği çalışma alanları, iş ve staj imkanları nelerdir bahseder misiniz?

Disiplinler arası çalışmaların artışını da göz önünde bulundurursak inşaat mühendisliği hayatın her noktasında karşımıza çıkıyor. İnşaat mühendisliği denilince sadece yeni yapılacak yapılar insanın aklına geliyor ama bizler var olan yapılarla da ilgileniyoruz. Onların değerlendirilmesi, rehabilite edilmesi/güçlendirilmesi ve bunlarla beraber zemin, yapı-zemin ilişkisi, su yapıları, ulaşım yine inşaat mühendisinin ilgi alanlarında. Bir inşaat mühendisi veya adayı böyle yerlerde hem çalışabilir, hem de stajını tamamlayabilir.

Bu yazı Bin Yaprak misafir yazarlarından Selin Ertekin tarafından yazılmıştır.