STEM - Öğrenerek Öğreten Öğretmen

    stem-foto

    Harika bir BAUSTEM yazısıyla tekrardan karşınızdayız! Özlem Başlı'nın STEM Liderlik çalışmalarında yaşadıkları, öğrendikleri ve öğrettiklerinin hikayesini dinledik. Bu yolculukta neler yaşadığımı öğrenmek için okumaya devam et!

    Yaz aylarından itibaren uzun zamandır hayalini kurduğum bir eğitime başlamak inanılmaz heyecan vericiydi. Eğitim sürecinin başlarında hem unutulan öğrenciliğe geri dönmek hem de yoğun bir tempoda öğretmen olmanın tedirginliği vardı üzerimde. Öğrenilen bilgilerin beynimde yarattığı tarifsiz doygunluk sayesinde o tatlı tedirginlik yerini mutluluğa bıraktı. Kısa sürede bu denli değişim yaratacağından habersizce başladım araştırmaya ve yenilenmeye. Aslında araştırdıkça, öğrendikçe ve bütün bunları harmanlayıp uyguladıkça fark yaratan ve mesleğini daha çok severek yapan bir öğretmene dönüşeceğimden habersizdim. Başladığımız eğitim süreci o kadar ince düşünülmüş ve planlanmıştı ki bir öğretmene mesleği ile ilgili bütün donanımları elde edecek sorgulama yetisi kazandıracak kadar nitelikliydi. Kısa sürede en büyük keyfim, boş zamanlarımı eğitim videolarını tekrar tekrar izlemek ve bu videoları yorumlamak haline gelmişti. İçinde bulunduğumuz eğitim sistemi bizleri kalıplaşmış öğretme yöntemlerini kullanan öğretmen haline getirmeyi hedeflese de aldığımız eğitim süresi bana 'Nasıl fark yaratan bir öğretmen olunur?' sorusunu çok fazla sorgulattı ve fark yaratan, üretken öğretmen olma duygusunu yaşattı. Fen Bilimleri öğretmeni olmak inanılmaz keyifli olsa da bir o kadar modelleme ile desteklenerek anlatmayı gerektirir. Eğitim öncesi, konuları modelleme kısmında zaman zaman tıkanmış ve kendimi yetersiz hissettiğim zamanlar olmuştu. Eğitim sürecinde öğrendiğim bilgiler ise hayatıma sihirli bir değnek gibi dokundu. Ders anlatırken sınıftan gelecek bütün sorulara anında modelleme ile cevap verecek ve bilgiyi kalıcı hale getirecek kadar fark yaratmaya hazır hale geldim.

    Bir gün sınıfta kendimi kaptırmış halde sürtünme kuvveti konusunu anlatıyordum, konu öğrencilerin en çok zorlandığı, terimlerin soyut kaldığı, anlamsal bütünlüğü sağlamanın zaman aldığı bir konu. Öğrencilerimden biri söz hakkı istedi ve ardından sorusu geldi: ''Öğretmenim sürtünme kuvveti yüzeyin cinsine nasıl bağlıdır, günlük hayatımızda bu durumla nasıl karşılaşırız?'' diyerek meraklı ve tatmin edici bir cevap bekleyen gözlerle bu soruyu sordu. Önce konunun anlatımını yaparak günlük hayatımızdaki etkilerini bir video izleterek destekledim. Ardından sınıfta bulunan materyallerle o anda farklı yüzeyler oluşturarak sürtünme kuvvetinin neden farklı olduğunu anlamalarını sağladım. Bir sonraki derste planlanarak yapılması gereken etkinliği hemen soru geldiği anda yapmak ve kalıcı anlayarak öğrenmelerini sağlamak inanılmaz keyifliydi. Eğitim süresince en çok öğrendiğim; mevcut bilgilerimi, öğrendiklerimle birleştirip pratik düşünme ile ürüne dönüştürebilmekti. Öğrendiğim değişimi ve aldığım eğitimi öğrencilerime yansıtmak ise işin en keyifli yanıydı. Her gün yeni bir şeyler öğrenen, öğrendiklerini fazlasıyla öğreten öğretmene dönüşüyordum. En önemlisi etrafıma farklı bir çerçeveden bakarak daha farklı görmeyi öğrendim. Artık çözülemeyecek problem, üstesinden gelinemeyecek bir sorun yoktu. Daha farklı düşünüp, çok fazla araştırıp "Bir konu nasıl daha farklı öğretilir?", "Öğrencilerime nasıl daha faydalı olabilirim?" gibi değişik sorular her an benimleydi. Sınıflarımda keyifli ve mevcut bilgilerini öğrendikleri bilgilerle harmanlayarak yeni ürünler elde edecekleri STEM çalışmalarımız arttı. Sınıfta sağlam bir lider öğretmen olup süreci yöneterek problem çözme becerisi kazandırmak inanılmaz keyifliydi. Öğrencilerimin bilgilerini işlerken yanlarında olmak, farklı sorular sorarak üst düzey düşünmelerini sağlamak, grup halinde çalışarak ve süreyi yöneterek ürünler elde etmek tarifsiz bir duyguydu. Öğrencilerine yol göstererek özgüvenli, sorgulayan, farklı düşünen ve mevcut bilgilerini fen bilimleri, matematik, mühendislik ve teknoloji ile birleştirilebileceğini öğretmek, dersleri daha da keyifli kılıyordu. Zaman zaman zorlandıkları konuları kapsayan dersler, artık onlar için çok eğlenceli hale geldi. Bir gün yine ders anlatırken öğrencilerim, yapılan beyin fırtınası sonrasında enerji konusunda tasarruf yapılmaması, yenilenemez enerji kaynaklarının kullanımının artmasının dünyamız üzerindeki olumsuz etkileri karşısında çok üzüldüklerini belirttiler. Günümüzde birçok yetişkin bireyin farkında olmadığı bu büyük sorunumuzun farkındaydılar. Bunun üzerine sorular sorarak, cevaplardan farklı sorular türeterek süreci beraber işledik. Aslında bu problemin bir çözümü olduğunu belirledik ve üzerine çalışmalarımıza başladık. Sorulan sorulara karşılık verdiğimiz cevaplar neticesinde aslında bu durumun bir çözümü olduğunu, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının arttırılması gerektiğini birlikte kesinleştirmiş olduk. Öğrendiğimiz bilgilerimizi kalıcı öğrenme yollarıyla elde ettiğimiz ürün ile öyle güzel işlemeliydik ki çevremizdeki insanlara doğru bilgiyi kolaylıkla öğretebilmeliydik. Kısa süre sonunda araştırarak elde ettiğimiz bilgilerden yola çıkarak güneş enerjisini, hareket enerjisine dönüştürebilen vantilatör tasarlamamız gerektiğini belirledik. Öğrencilerim planlanan zaman içerisinde ellerindeki malzemelerle öyle farklı tasarımlarda vantilatörler elde ettiler ki karşılaştıkları sonuca kendileri de inanamadılar. Yaşayarak deneyimledik. İsteyince, çalışınca çözümü olmayan problem yoktur. Okulumuza velilerimizi davet ederek çalışmalarımızı sergileyip bu bilgiyi onların da öğrenmelerini sağladık. Biz öğretmenler bilgimize bilgi ekleyerek ilerlemeliydik. Bilinçlenerek bu donanım ve anlayışı onlara aşılayarak, özgüveni sağlam öğrenci kitlesi yetiştirmeliyiz. Üzerinde yaşadığımız dünyamızın daha yaşanabilir hale gelmesi ve çözülmeyen hiçbir sorunun kalmaması için genç beyinlerimizi işleyerek farkındalığı yüksek bir kitle olarak yetiştirmeliyiz. Aslında bütün bu imkânsızmış gibi görünen olaylar kalıplaşmış öğretmen çizgimizden çıkıp öğrenen ve öğrendiklerini uygulayarak öğrencilerine aktarabilen birer öğretmene dönüştüğümüzde çözüm buluyor. Artık eskiden olduğum gibi karamsar değilim, inanıyorum ki kendisini geliştiren, her daim öğrenen meslektaşlarım çözümü zor görünen sorunlar karşısında pes eden ve kaçan değil, sorunlara çözümler üretebilen bir öğrenci kitlesi yetiştiriyor. Bizlerin eseri olan yeni neslin önce kendilerini sonra tüm dünyayı değiştireceklerine inancım tam. Bu kısa zaman zarfında insanın gerçekten isterse ve öğrenme sürecine eşlik ederse başaramayacağı zorluk olmadığını öğrendim. Artık bütün bu yoğun tempomda tek dinlenme aracım öğrenmek, sorgulamak ve öğretmek oldu.

    İçimizdeki potansiyelimizi ortaya çıkaran, bizi biz yapan, muhteşem bir eğitim süreci deneyimliyoruz. Önce kendimize ve çevremize sonra dünyamıza farklı çerçeveden bakıp güzelliklerini görebilen ve aynı zamanda sorunlarına çözümler üretebilen bireyler haline geldiysek bu güzel süreç sayesindedir. Bu muhteşem eğitim sürecini hayatımı değiştiren muhteşem bir şans olarak görüyorum. Benim ve meslektaşlarımın hayatına dokunarak bizlere yeni bir benlik kazandırılmasında emeği geçen, eğitim süresince bizlere desteği olan bütün değerli hocalarımıza sonsuz teşekkürler.

    Özlem BAŞLI

    STEM Lider Öğretmen

    Fen Bilimleri Öğretmeni


     

    Yorum

    Zaten Hesabınız Varsa Buradan Oturum Açın
    Henüz bir yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun

    BAUSTEM merkezi öğretmen eğitimi uzerine uzmanlaşmış bir araştırma ve geliştirme merkezidir. STEM bütünleşik öğretmenlik bilgi ve becerileri projesine ev sahipliği yapmaktadır. Merkez bünyesindeki programlar ile STEM öğretmenleri yetiştirilmekte ve öğrencilerin çağa uygun becerilerle donatılması sağlanmaktadır.

    © 2024 BinYaprak. Tüm Hakları Saklıdır.
    Bir TurkishWIN girişimidir.