Othello Sendromu

    Othello Sendromu

    Günümüzde birçok ilişkide gözlemlediğimiz kıskançlık bazen haddini aşıyor. Başta oldukça sevimli görünen bu kıskançlıklar ilerleyen zamanlarda partnerinin hayatını kısıtlamaya başlayan krizlere dönüşebiliyor. Bu krizleri nasıl atlatırız bakalım. Keyifli okumalar'

    Günümüzde birçok ilişkide gözlemlediğimiz kıskançlık bazen haddini aşıyor. Başta oldukça sevimli görünen bu kıskançlıklar ilerleyen zamanlarda partnerinin hayatını kısıtlamaya başlayan krizlere dönüşebiliyor. Bu bağlamda kıskançlık seviyesinin artması ve krizlerin sıklaşması gibi belirtiler "Othello Sendromu"nu işaret ediyor olabilir. Peki ama nedir Othello Sendromu? 

    Othello Sendromu, ismini Shakespeare'in Othello adlı eserinden almıştır. Othello, arkadaşı Iago'nun yalanlarına inanarak güzel karısı Desdemona'nın sadakatsizliğine inanmış ve ortada herhangi bir kanıt olmaksızın eşini öldürmüş bir karakterdir. Desdemona'nın ölümünden sonra gerçeğin farkına varan Othello, onun suçsuz olduğunu ancak iş işten geçtikten sonra öğrenebilmiştir. Kitabın sonunda da Othello olanlara dayanamayıp intihar etmiş ve Iago ise tutuklanmıştır. 

    Othello Sendromu, takıntı boyutundaki aşırı kıskançlıktır ve çoğunlukla nörolojik bir hastalıkla ilişkili olup, hastaların %62'si ise erkek bireylerdir. Bu durumun sebebi ise kadının kutsal ve dokunulmaz görülmesidir. Ancak son dönemlerde kadın hasta sayısı da azımsanamayacak seviyelere ulaşmıştır. Bir çok vaka ise ya boşanma ya da yasaklama emri çıkarılmasıyla sonuçlanmıştır. Bu durum bazen de kadına yönelik şiddet ve kıskançlık sebebiyle işlenen suçlarla dolu gazetelerin üçüncü sayfalarında manşet olarak karşımıza çıkabiliyor.

    Partnerini sadakatsizlikle suçlama düşüncesi hastaların aklına düştüğü zaman, bunu kanıtlamak için fazlasıyla takıntılı davranabilir ve sendromun belirtilerinden bazılarını davranışlarında gösterebilirler. Bu semptomlardan bazıları şu şekildedir:

    • Partnerinin sosyal medya kullanımından ev dışındaki hobilerine, alışkanlıklarına kadar karışması ve bunları kendi istekleri doğrultusunda kısıtlaması,
    • Partnerini onun bütün hal ve hareketlerini, arkadaşlarını, gittiği mekânları ve neler yaptığını takip etmek için sorgulaması,
    • Partnerinin telefon konuşmalarını ve kayıtlı olmayan numaralardan gelen aramaları takip ederek ona baskı kurması ve suçlamalarda bulunması,
    • Gizlice karşı tarafın telefonunu kurcalaması ve sürekli kontrol sağlamak istemesi,
    • Dengesiz ve aşırı tepkiler,
    • Saldırganlık ve şiddet eğilimi,
    • Hakaret ve manipülasyonlarla partnerini değersiz hissettirmek.

    Othello Sendromu hastaları, ilişkilerinde aldatıldıklarına dair güçlü bir inanç duyarlar. Ancak, bunu kanıtlayabilecek herhangi güçlü bir kanıtları ellerinde yoktur ve buna rağmen aşırı takıntılı halleriyle karşı tarafın hayatını işkenceye çevirirler. 

    Sendroma sebep olan etkenlerden en yaygın olanı ise gerçek bir hastalık olmayan ancak fazla düşünmenin verdiği bir sanrısallıktır. Bu düşünce sistemi artık ilişkide istenmedikleri hissi ve her an birileriyle aldatılabilecekleri yönünde sanrıları beraberinde getirebilir. Bilimsel pek çok çalışmanın gösterdiği üzere bu sendrom beynin sağ ön lobundaki fonksiyonların düzgün çalışmamasından kaynaklanmaktadır. Aslında bu hastalık insanları kaygılı ve asosyal hale getiren şizofreniden de kaynaklanıyor olabilir. Bir diğer yandan, çok fazla alkol ve madde kullanımı Othello Sendromu ile karşılaşma ihtimalini artırabilir. Erkekler için tetikleyici faktör cinsel sadakatsizlikken kaynaklanırken, kadınlar için bu durum duygusal sadakatsizliktir. Son olarak, Othello Sendromu tedavi edilebilir bir hastalıktır. Diğer mental hastalıklarda olduğu gibi Othello Sendromu'nun tedavi süreci de kolay değildir. Öncelikle, hasta tedavi olmayı istemeli ve tedaviyi kabul etmelidir. Daha sonrasında alkol ve madde kullanımı bırakılmalıdır. Tedavi sürecinde doktor tavsiyesine göre antidepresanlar ve antipsikotik ilaçlar kullanılabilir.İlaç tedavisinin yanında aile terapileri, çift terapileri ve davranış terapileri de tedavi süreci için kullanılan yöntemler arasındadır. 

     

    Yorum 2

    Zaten Hesabınız Varsa Buradan Oturum Açın
    Mehmet Ayhan zaman: Pazartesi, 19 Mart 2018 15:09

    Günümüzün en önemli hastalıklarından biri. Çok güzel bir konu gündeme alınmış. Toplumu yakından ilgilendiren ve gündemimizde olan diğer konularla ilgili Yen'i yazıları bekliyoruz.

    0
    Günümüzün en önemli hastalıklarından biri. Çok güzel bir konu gündeme alınmış. Toplumu yakından ilgilendiren ve gündemimizde olan diğer konularla ilgili Yen'i yazıları bekliyoruz.
    Güray Sun zaman: Pazartesi, 19 Mart 2018 18:24

    Çok ilginç bir yazı.
    Bu bilgilendirme için binlerce teşekkürler.
    Birlektekiği çekilmez hale getiren, kadına şiddetin en önemli nedenlerinden biri. Umarım bu güzel yazı othello sendromuna yakalanmış olan erkeklerin, gerçekleri görmesine neden olur.
    Kalemine sağlık Fulya hanım.

    0
    Çok ilginç bir yazı. Bu bilgilendirme için binlerce teşekkürler. Birlektekiği çekilmez hale getiren, kadına şiddetin en önemli nedenlerinden biri. Umarım bu güzel yazı othello sendromuna yakalanmış olan erkeklerin, gerçekleri görmesine neden olur. Kalemine sağlık Fulya hanım.
    <p> </p> <p>Fulya Mina Küçüktaş, 9 Eylül 1997’de Seyhan, Adana’da doğdu. Lise döneminde tiyatro ile ilgilenen ve çocuk hakları, özellikle kız çocuklarının eğitim haklarıyla ilgili projelerde yer alan Mina, şu anda Abdullah Gül Üniversitesi’nde moleküler biyoloji ve genetik öğrencisidir. Gönüllülük çalışmaları ve kulüp etkinliklerinde aktif rol almaktan, sosyal olmaktan, psikoloji ve sosyolojiyle ilgili okuma ve araştırma yapmaktan hoşlanır.</p>
    © 2024 BinYaprak. Tüm Hakları Saklıdır.
    Bir TurkishWIN girişimidir.