Yüz Tanıma ile Parolalar Tarihe mi Karışacak?

Hayatımıza yeni katılan yüz tanıma teknolojisi, ileride teknolojik aletler ve insanlar arasındaki ilişkinin seyrine dair ipuçları veriyor. Parolalara elveda!

Telefonun seni ne kadar tanıyor? Eskiden yaptığımız işlerin pek çoğunu artık senin yapan ve kişisel bilgilerini hafızasında tutan telefonların güvenliğini nasıl sağlayacaksın?

2017 yılının sonuna gelirken, hayatımıza yeni katılan bir teknoloji, ileride teknolojik aletler ve insanlar arasındaki ilişkinin seyrine dair ipuçları veriyor. Apple'ın geçtiğimiz ay piyasaya sürdüğü telefonu iPhone X'in en çok ilgi çeken ve tartışılan özelliği, "Face ID" olarak bilinen yüz tanıma teknolojisi. Bu yeni özelliğin arkasındaki mühendislikten bahsetmeden önce, kullanıcı tanıma teknolojisinin oldukça kısa bir süreç içerisinde geçirdiği hızlı değişime bakalım.

Kullanıcı tanıma yolculuğu: "Hey Siri"

2011 yılında Apple "yeni kişisel asistanınız" olarak adlandırdığı Siri'yi kullanıcılarına tanıttı. Lifewire'a göre Siri, kullanıcının sesini Apple sunucularına gönderdikten sonra gelen yoruma göre bir işlem gerçekleştirebiliyor. Siri, kullanıcıları seslerinden ayırt edebildiği için kullanıcının "Hey Siri" demesi ekran kilidinin açılması için yeterli oluyor.

Bir diğer kullanıcı tanıma özelliği ise 2013 yılında eklenen ve "Touch ID" olarak bilinen parmak izi okuma. Her insanın parmak izi kendine özgün olduğundan ve özellikle adli durumları takipte kullanılabileceğinden, bazı kullanıcılar parmak izi kayıtlarının nerede tutulduğu ve kimlerin ulaşabildiği gibi konulardaki endişelerini belirtmişlerdi. Apple ise parmak izi gibi biyometrik bilgilerin cihaz içindeki bir çipte, görüntü olarak değil de matematiksel bir gösterimle saklandığını ve kimsenin bu verilerden parmak izinin aslına ulaşamayacağını savundu.

Peki, yüz tanıma teknolojisi nasıl çalışır?

Geçtiğimiz ay iPhone X ile birlikte gelen "Face ID" yani yüz kimliği nasıl çalışıyor, bilgiler nasıl saklanıyor?
Face ID, tek yumurta ikizlerini, ya da karanlıkta bir yüzü ayırt etmede ne kadar başarılı?

Yüz tanıma işlemi aslında telefonun ön kısmında bulunan ve TrueDepth adı verilen 3D bir kamera. Yüzdeki yaklaşık 30 bin noktayı tarayarak birleştirmesi ve bunu aldığı kızılötesi görüntüyle de birleştirmesi sayesinde gerçekleşiyor. Bu kamera yüzün derinliğini algılayabiliyor. Elde edilen yüz haritası fotoğraf formunda değil, matematiksel bir imgeye dönüştürüldükten sonra Touch ID teknolojisindekine benzer, Secure Enslave adındaki bir çipte korunuyor. Kullanıcı telefonun kilidini açmak ya da bu yöntemle ödeme yapmak istediğinde yüzünü kameraya tutarak hareket ettirmesi gerekiyor, böylece 3D sensör hareketlerden algıladığı yeni veriyi çipte kayıtlı olan veriyle karşılaştırarak tuş kilidini açabiliyor.

Apple, bu teknolojinin makyaj, gün ışığı gibi faktörlerden etkilenmeyeceğini ve başarısız olma ihtimalinin milyonda bir olduğunu öne sürse de iPhone X tanıtımı sırasında Craig Federighi'nin yüzünü tanıtmada başarısız olması oldukça yorum topladı. Bunun dışında, Face ID'nin kardeşleri birbirinden ayırt edemediğini öne süren kullanıcılar da oldu. Henüz yazılım Apple'ın öne sürdüğü milyonda bir hata payından uzak görünse de daha başarılı bir şekilde ayırt edebilmesini sağlamak için geliştirme çalışmaları sürüyor.

Bu teknolojinin ne kadar ilerleyebileceği zamanla anlaşılacak, ancak retina okutarak kendini tanıtabilmenin sadece filmlerde görülen bir teknoloji olmaktan çıkarak hayatında yer edinmesi ve alışkın olduğun karakter ve sayıdan oluşan şifrelerin tarihe karışması çok uzak görünmüyor.